Frank Herbert’ın kült bilim kurgu serisinden “Dune”, bir kez daha sinemaya uyarlanıyor. Bugün sizler için daha önce birkaç kez daha sinemaya uyarlanmak istenen ancak istenilen başarıyı bir türlü elde edemeyen “Dune” filminin ön incelemesini yapacağız.
İlk olarak 1974 yılında Alejandro Jodorowsky, Dune serisini sinemaya uyarlamak için birçok hazırlık yaptı. Filmin senaryosundan tasarımlarına kadar her şey hazırdı. Hatta filmin kadrosunda, Salvador Dali ve Orson Welles gibi o dönemin önemli isimlerini kullanmayı düşünüyordu. Ancak film, maliyetinin çok yüksek olması nedeniyle hiçbir zaman hayata geçirilemedi. Dune, film olamamışken o sırada Star Wars filmleri piyasaya sürüldü ve büyük bir yankı uyandırdı.
Daha sonra Star Wars’un başarılı olduğunu gören yapımcılar, Dune filmine bir şans daha veriyor. Yeni uyarlamanın başına da usta yönetmen David Lynch geçiyor. Ancak bu film de bütçe yetersizliği nedeniyle istenilen başarıyı elde edemiyor. Film hem gişede başarısız oluyor hem de seyirciden olumsuz eleştiriler alıyor.
Seri, 2000 yılında televizyon dizisine uyarlanıyor ve yine başarısız bir yapım oluyor.
Günümüze geldiğimizde ise Warner Bros., bu kitap serisini yeniden sinemaya uyarlamaya karar veriyor. Filmin başına da Blade Runner 2049 filmiyle eleştirmenlerin gözdesi olmuş Denis Villeuneve’yi getiriyor.
Çocukluğunda hayranlıkla okuduğu kitabı sinemaya uyarlama fikri, Denis’i heyecanlandırıyor. Ama filmi yönetmek için bazı şartlar koyuyor. Eğer seriyi yönetecekse kontrolün tamamen kendine ait olmasını ve dilediği bütçeyi alabilmeyi talep ediyor. Stüdyo da bunları kabul ediyor. Bu sefer oldukça başarılı bir stüdyonun ve usta bir yönetmenin filmin başında olması beklentileri yükselten ilk adım oluyor.
Filmin başrolünde ise Call Me By Your Name filmi ile ünlenen ve son zamanlarda adından oldukça söz ettiren Timothée Chalamet geçiyor. Aynı zamanda filmde; Zendaya, Oscar Isaac, Jason Mamoa, Stellan Skarsgård, Rebecca Ferguson gibi isimler de yer alıyor. Güçlü bir oyuncu kadrosuna sahip olması ise sinemaseverlerin umudunu arttıran ikinci adım oluyor.
Filmin müziklerini ise usta sanatçı Hans Zimmer yapıyor. Hans Zimmer; “Karayip Korsanları”, “Inception” ve “Kara Şövalye” gibi efsaneleşmiş birçok filmin müziğini yapmış birisi. Aynı zamanda ünlü yönetmen Christopher Nolan ile birçok filmde beraber çalıştı ve mükemmel işlere imza attı. Zimmer, Nolan’ın yeni filmi “Tenet”ın müziklerini yapmayı da “Dune” filminin müziklerini yapmak için reddetti. Bu kadar başarılı bir sanatçının, filmin müziklerini yapması ise bekleyenleri heyecanlandıran başka bir unsur oldu.
“Dune” filminin konusu
Film, uzak bir gelecekte geçiyor. Ailesi çöl gezegeni Arrakis’e sahip olan Paul Atreides’in hikayesi mercek altına alınıyor. Dune evreninde gezegenler, rakip aileler tarafından galaksinin farklı noktalarında yönetilmektedir. “Baharat” adı verilen yüksek bilinç ve uzun bir yaşam süresi sunan bir kaynak da tek bir gezegende bulunmaktadır, o gezegen de Arrakis’dir. Bu gezenin yönetimi ise Paul Atreides’in ailesindedir. Ve bu gezegenin yönetimi, diğer asil aileler tarafından ele geçirilmek istenir. “Baharat”ı elde etmek isteyen feodal rakiplerden Harkonen ailesi, Paul ve ailesine tuzak kurar. Tuzağın sonucunda Paul’un ailesi darmadağın olur ve kaybolur. Paul, ailesinin Arrakis kontrolünü yeniden kazanması için bir isyan başlatır. Ve tüm evrenin seyrini değiştirebilme ihtimalini yakalar.
Filmde Timothée Chalamet, Arrakis’in koruyucusu Paul Atreides rolüne hayat verirken Rebecca Ferguson ise Paul Atreides’in annesi Lady Jessica’yı canlandırıyor. Ayrıca Oscar Isaac, Paul Atreides’in babası Leto Atreides’e hayat veriyor. Stellan Skarsgård ise Arrakis’i yok etmek isteyen ve Atreides ailesinin düşmanı olan Baron Harkonnen olarak karşımıza çıkıyor.
Aralık ayında vizyona girecek film hakkında çok az bilgiye sahibiz. Buna rağmen ilk kitap çok uzun olduğundan konuların sıkışmaması için filmde, ilk kitabın sadece yarısının kullanıldığı biliyoruz. Ancak filmin görüntü yönetmeni Greig Fraser ise daha önce verdiği bir röportajda, ilk filmin bağımsız ve eksiksiz bir film gibi hissettireceğini garanti etmişti.
“Dune” evreni çok geniş bir evren ve yönetmen de bu evreni kısıtlamamak için elinden gelen her şeyi yapıyor. Bu kadar geniş bir evrenin de oldukça ihtişamlı sahnelere ihtiyacı var. Geçtiğimiz haftalarda yayımlanan ilk fragmandan da anlaşılacağı üzere film, bu beklentiyi de karşılayacak. Üstelik bu ihtişamlı sahnelerin sadece ikisinin çekimlerinde green screen kullanıldığı da biliniyor.
Fragmanda dikkat çeken ve eleştirmenler tarafından olumlu yorum alan bir diğer unsur da oyunculuklar. Yayımlanan 3 dakikalık fragmana bakılırsa Timothée Chalamet başta olmak üzere kadrodaki isimlerin çoğu, rolün üstesinden gelebilmiş gibi görünüyor.
Eğer bir aksaklık çıkmazsa 18 Aralık 2020 tarihinde vizyona girecek filmin fragmanına aşağıdan ulaşabilirsiniz.
